Para tanımın nedir? Para senin için ne ifade ediyor? Parayla yaptığın ilk alışverişin nasıldı? Parayla ilgili tekrar ettiğin cümleler neler?
Kişinin parayı tanımlayışı, parayı nasıl gördüğü parayla ilişkisini belirler. Maddeye, bedene, anneye ve kadınlığa bakışı paraya bakışı hakkında bilgi verir.
Parayla ilk teması ve parayla ilgili anıları da parayı kullanma şeklini etkiler.
Para zor kazanılır, para zor zamanlar içindir, para bize gelmez, ancak çok çalışırsak, topraktan kazanırsak zengin oluruz, para elinin kiridir, çok para kirli olur, para hemen biter, para bizi bozar gibi atalardan aktarılan ve kendi deneyimleriyle de desteklenen kısıtlayan inançları kişinin paraya bakışını ve parayı kullanma alışkanlığını etkiler.
Sen parayla ilgili ailenden neler duydun? Neler gördün? Parayla ilgili seni etkileyen ne tür anıların var? Şimdi çok paran olsa ne yapardın?
Mesele kaynaklarımızı nasıl kullanacağımız.
Zamanını, enerjisini ve parasını saçan, savuran kıymet bilmeyendir. Saçan kişi parayı kendine alamaz ve bereketi gider. Onun için verilen imkanları kendine kullanmayı da bilmeli ki dengeyi koruyarak alabilsin ve verebilsin.
Paraya verdiği anlamları ve alışkanlıklarını gözden geçirmeli insan. Dünyaya ne gibi değer katabilirim? Nasıl katkı olurum? Nerelerden para kazanabilirim? Gelirimi nasıl arttırabilirim diye sormalı kendine.
Bir şey almadan önce kendimize sormamız gereken 4 soru:
- Buna ihtiyacım var mı? (Need)
- Sevdim mi? Zengin olsan ne yapmak isterdin? Kalbinden geçen isteği bulman önemli. (Love)
- Hoşuma gitti mi? (Like)
- Onu istiyor muyum? Bu istek kalpten mi, dışarıdan mı? (Want)
📌İhtiyacın olan ve sevdiğin şeylere odaklanırsan daha dolu dolu yaşarsın. (Need & love)
📌Hoşlandığın ve istediğin şeyleri sürekli alırsan daha sönük yaşarsın. (Like & want)
Hoşlandığın ve istek duyduğun şeyler kısa süreli keyif verirken sevdiğin şey uzun sürelidir. Geçici tatmin veren şeylere yöneldiğinde bir süre sonra yeni istekler gelir.
Sevdiğin şey pahalı diye onun yerine ucuz olan isteklerine yönelirsin ama yeterli gelmez ve mutlu olmazsın. İstediğin eğitimi almak pahalı geldi diyelim gidip küçük kurslar aldın ve parayı başka yerlere azar azar dağıttın. Onun yerine sevdiğin, gerçekten istediğin eğitimi almak için para ayırsaydın daha kârlı olurdu. Anlık indirim ve anlık isteklerle para saçılıp savrulur.
📌 Satın alırken şunları sorabilirsin;
Bunu gerçekten kullanacak mıyım?
Ne sıklıkla kullanacağım?
Kullanmadığın, birikmiş ve olumsuz duygular hissettiğin eşyalar enerjini düşürür ve yük olur. Yeniyi almanı engeller. Evde birikmiş eşyalar varsa içinde de biriken şeyler olduğunu gösterir.
Bazı insanlar hesabı iyi yapıp tam da ihtiyacı olana hak ettiği parayı verirken bazıları anlık harcamalar yapar ve asıl istediklerini almak için para ayıramazlar bu nedenle aldıklarıyla da mutlu olmazlar.
Kullanılan kelimeler hayatımızı çok etkiliyor. Pahalı dediğimizde kendimizi değersiz parayı değerli görmüş oluyoruz. İnsan kendi ederini bilmeyince kendini değersiz görür ve satın alacağı şeyin ederini de anlayamaz.
Her yerimiz sağlam kalacak sadece tat alma duyumuzu, damak tadımızı bizden alacak olsalar kaç liraya satarız? Bunun bir karşılığı bile olmaz, satamayız. O kadar zenginiz işte. Sahip olduklarımızla ne kadar değerli olduğumuzu görebildiğimizde pahayla ve parayla ilişkimiz de değişir.
Aldığımız şey zamanımızı arttırıyor mu ona bakmamız önemli. Sırf ucuz diye alınan şeyler sadece parayı hesapsızca akıtmaya neden olduğu için insanda enerji kaçaklarına neden olur.
Harcamak, masraf, eksik, borç, pahalı gibi kelimeler yerine yeni kelimeler koymak da parayla ilgili durumu değiştirir.
Ederi ne kadar diye bakıp hak ettiği değeri vermek önemli. Borç yerine ödemem var, alacaklarım var gibi cümleler kullanılabilir. Herhangi bir şeyin yokluğu sürekli vurgulanıyorsa hayatına yokluğu çağırır insan. Zaman yok, para yok, iş yok gibi yok kelimesi ile kullanılanlar zamanla başka alanlarda da yokluk getirir. O yüzden bolluk olan kısımlara odaklanıp kelimelerde de tamirat yapmak önemlidir.
Fakir vediğine, zengin aldığına bakar sözü de çok manidardır.
Ne aldığınız önemlidir, ne verdiğinizden çok ederine uygun mu, kullanacak mısınız, ne kadar kullanacaksınız, zamanınızı arttıracak mı, geçici bir heves mi diye bakmak gerek.
Bütçeyi şu şekilde ayarlamak da para yönetiminde etkilidir:
Ev ödemeleri: öncelikli ve gerekli ödemeler buraya ayrılır ve başka şeye harcanmaz.
Kişinin hesabı: ödemeler ve kişisel para kullanımları
Harcama hesabı: o ay içinde kullanılacak para
Acil harcamalar: bir anda çıkan, hesapta olmayan ödemeler için. Burada hastane harcaması diye niyet etmemek gerek. Ortada hastalık yokken hastaneye para ayırmak paranın bir şekilde hastaneye gitmesine neden olur, hastalığa niyet etmek gibi. Hani emekli olunca parasını kullanamaz, tam rahat edecekti hasta oldu diye söylenir ya. İnsanlar da buna inanır ve başına gelmesinden endişe eder. İnandığımız ve bir şekilde niyet ettiğimiz şeyler gerçek olur.
Hayal harcamaları: burada mutlu olacağınız şeylere para ayırıyorsunuz. Tatile gitmek, yurtdışına gitmek, eğitim almak, iş kurmak, ev almak gibi. Size iyi gelecek ve ederi yüksek olan hayalleriniz için para birikiyor. Böylece o tatile giderken bu parayı kullanmak size kendinizi suçlu hissettirmiyor. O para onun için ayrılmıştı. Gönül rahatlığıyla gerçekten sevdiğiniz şeyi yapabilmiş oluyorsunuz.
Ödemeler varsa bir yandan ödemeler yapılmış oluyor bir yandan da kişinin kendisine para ayrılmış oluyor. Yoksa ödemeleri yapmaktan kendine para ayıramıyor insan. Bu kez gelen para gidiyor diyor ve gereksiz yere çalıştığını düşünüyor. Gelen parayla önce kendine biraz ayırmak moral ve motivasyon sağlamış oluyor.
Bütçeyi görmek ve paranın nereye gittiğini takip etmek önemli. Gelen ve giden parayı görmeden, tam hesabı bilmeden yaşayan insanlar bütçeyi ayarlamakta zorlanıyor. Hesabı genel olarak görüp ona göre ayarlama yapmak önemli.
📌 Küçük bir harcama yaparken bile; küçük harcama yılda ne kadar eder?
Küçük kazanç yılda ne kadar eder diye bakarak o küçük giderin ve gelirin yıla etkisini görmek faydalı olur.
Bir dondurma almadan önce yıllık etkiyi düşünmek ve uzun vadeli hedefi hatırlamak o anlık kararı doğru vermemizi sağlar.
Bize verilen kaynakları nereye ve nasıl kullandığımız önemlidir. Bir alanda yapılan aşırılık ve israf hayatımızın pek çok alanını da etkiler. Bir söz, bir düşünce, bir niyet, bir talep, bir davranış dalga gibi yayılır ve bir olarak kalmaz. Suya atılan taşın en güçlü halkası ilk ve en küçük olandır. Onun yayılma gücü daha fazladır. Bir dalga başlatırken farkında olmayabiliriz ama gidişatı değiştirebilme hakkımız her an mevcut. Merkezinde olup kıymet bilene bilgi ve güç sunulur. Maddi ve manevi bolluk ve bereket içinde olalım. Kıymet bilen olalım. Şükürler olsun.
Yorumlar
Yorum Gönder