Choi Ban -do; çocuğuyla ilgilenirken kendini unutmuş, yorgun, yıpranmış, değersiz hisseden bir kadın.
Ma Jin -ju; değersiz hissettiği bir işte çalışan, evde anlaşılamadığını düşündüğü için kendini işe yaramaz hisseden, hayatı yorucu ve zor olan bir adam.
İkisi için de hayat fazlasıyla zorken birbirine karşı ördükleri duvarlar gerçekleri görmelerini, iletişim ve empati kurmalarını zorlaştırır.
Ağır gelen sorumlulukların yüküyle ve birikmiş yoğun duygularla boşanmaya karar verirler. Öfkeli, üzgün, çaresiz bir halde kendi dünyalarına çekilmişken bir anda her şey değişir.
2017 yılından 1999 yılına geri giderler. 18 yıl öncesinde 20 yaşında gençler olarak kendi ailelerinin evlerinde uyanırlar.
Her şey değişmiş, pişman oldukları hayatları silinmiş, baştan başlama fırsatı bulmuşlardır.
Hani deriz ya şimdiki aklım olsaydı. Tam da öyle oluyor. 38 yaşındaki akıllarıyla ve hatıralarıyla 18 yıl öncesine dönüyorlar.
Hayata olgun bakışla bakarken yeniden yaşamak, yeniden genç olmak, ailesinin evinde olmak, kaçmak istedikleri andan uzaklaşıp baştan başlamak ikisine de iyi geliyor.
Kadın, uyandığında yıllar önce ölen annesinin yanında olduğunu görünce çok şaşırıyor, her an onun yanında olmaya çalışıyor. Annesini daha iyi anlaması, annesinin işlerine yardım ederek yükünü hafifletme çabası, gençken yemediği yemekleri iştahla yemesi, kıymet bilerek yeniden yaşamanın verdiği duygusallık etkileyici bir şekilde aktarılmış.
İkisi de yeniden tanışmadan kaderi değiştirmek isterler. Farklı seçimler yapmaya çalışırlar. Tüm kaçışlara rağmen yollar tekrar tekrar kesişir. Çocuklarını özlerler. Birlikte geçirdikleri yıllara daha farklı gözle bakarlar.
Gençlik yıllarını yeniden yaşamanın heyecanı, özlemler, pişmanlıklar, öfkeler, sevgiler ve birçok duygu çok güzel yansıtılmış. Hayatın her anının ve sevdiklerinin kıymetini bilmenin önemi vurgulanmış. Anlamlı ve güzel bir dizi.
Şu an elimizde olan tek an ve an çok derin. Anın kıymetini bilen olalım.
Yorumlar
Yorum Gönder