Ana içeriğe atla

Kayıtlar

anılar etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Geçip giden zamanları hu huu bir yerlerde bulsak

Bugün arkadaşım yıllar önce ona yazdığım bir notun resmini gönderdi. Geçmişten gelen bir duygu ve bugün gördüğümde iki anın toplamından ortaya çıkan duygular. Geçip gidenleri özlemek mi, değişmeyen bir şeyler olduğunu görmek mi, her şeye rağmen yaşıyoruz düşüncesi mi? Nedir insana eski bir nottan gelen ruh halini yaşatan. Notu yazan bendim, saklayan o. Anıları severim, anılar bırakmayı da severim. Yıllar geçse de orada kalan güzellikler ışığını saçar. Bir yandan da hüzün katar her geçen yıla. Son yıllarda o kadar şey değişti ki. Hayatımdan gidenler, katkı olanlar, içimden geçip gidenler ve ben diyorum hâlâ. O eski ben ve şimdiki ben arasında dağlar var. İnsan önce kendini olabileceği her hali kucaklayarak kadar sevebilmeli ki etrafındakileri de kucaklayabilsin. Neleri aştık, ne dağlar yol oldu, ne dereler topraklarla doldu, ne ulaşılmazlara ulaştık, ne yakınlar uzak oldu. Her şeye rağmen yaşamak güzel. Anlatacak hikayelerim bitmedi henüz... Candan Erçetin'in şarkısı gel...

Fotoğraf Çekmek Güzeldir

Küçüklüğümden beri fotoğraf çekmeye karşı hep bir ilgim vardı. İleride güzel bir makinem olacağını ve güzel fotoğraflar çekeceğimi hayal ederdim. O zamanlar fotoğraf çekmek için telefonlar da yoktu. Evimizde bir tane fotoğraf makinesi vardı ve çok kıymetliydi. Alıp her yere götürmek mümkün olmazdı. Küçük de olsa bir fotoğraf makinem olmasını istemiştim, bir markette 16 liralık çamaşır deterjanının yanında hediye olarak verilen küçük bir makine vardı. Onu bari alayım bir şeyler çekerim diye hayaller kurmuştum. Satıldığı yere gittiğimde orada çalışan güleryüzlü bir abla "ona vereceğin paraya değmez, bende birinin hediyesi olan, hiç kullanmadığım bir fotoğraf makinesi var, sana onu vereyim bir bak, çalışıp çalışmadığını bilmiyorum." demişti. Nasıl sevinmiştim, içim içime sığmıyordu.

Değer Bilmek ve Değişim

Sürprizlerle dolu şu dünyada herkesin bir gün öleceğini biliyoruz ama kendimize ve sevdiklerimize ölümü uzak görüyoruz. Ölümü ve kaybedişleri yakın görseydik başka türlü davranırdık, kıyamazdık, doya doya sevmek için yollar arardık. Hayat çok kısa ve ölüm ummadığımız anda gelir. O halde hayatımızda değer verdiğimiz her kim varsa değer vermemiz ve her anı güzel değerlendirmeye çalışmamız gerekir. Kırdığımız kalpler ve mutlu ettiğimiz insanlar öylece hatırlıyor yaptıklarımızı, biz unutsak da birinin hayatında neleri değiştirdik, ne tür izler bıraktık bilemeyebiliyoruz. Öyleyse başkalarının sınırlarına müdahale ederken ve onlara bir şekilde dokunurken dikkatli olmamız ve en güzel şekilde iletişim kurmaya özen göstermemiz gerekir.